
Bilmezsin;
yaşadığım her yerde ama en çok bu şehirde özledim seni…
En çok bu şehirde ağladım kana kana, geceler boyunca...
Bir sabah senin kollarında uyanmanın hayalini ilk bu şehirde kurdum...
Hiç beklemediğim bir gün çıkıp geleceğini düşleyerek, burada sarıldım umutlara...
Bilmezsin;
hayatın soysuz karmaşasında en çok seni düşünerek nefeslendim bu şehirde...
En çok bu şehirde, en çok Eylül'de…
Yine Eylül, yine aklımda-yüreğimdesin işte, en sevdiğim şehirde…
Akdeniz kokulu bir meşk akşamında, seni söylüyor hicaz şarkılar dinle
ve mehtapla aydınlanan avare bulutlardan gülümse bana, haydi!..
Bilmezsin;
en çok bu şehirde bekledim seni
ve çaresiz bir boyun eğişle bu şehirde unutmak istedim ama olmadı-olmuyor işte!..
Gelmeyince, beklemeyince, hele unutunca hiç olmuyor!..
Sen zihnimde-içimde, sen hayallerimde olmayınca öyle eksiliyor ki bu şehir!..
Bu yüzden yine bağışlıyorum seni, her Eylül olduğu gibi; tüm gücenikliğimin inadına,
ama bu şehrin hatırına, AŞKın HATIRIna bir daha, bir kez daha!..
****
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder